Saray Koleksiyonları Müzesi’nde “Sonsuz Akıştan İzler” Sergisi Sona Erdi
Milli Saraylar Saray Koleksiyonları Müzesi Sanat Galerisi’nde Reyhan Çelik’in küratörlüğünü üstlendiği “Sonsuz Akıştan İzler” sergisi, bugün sona erdi.
Sergide, hattat Gürkan Pehlivan ve Deniz Çimen ile öğrencileri Emine Geçtan, Songül Köse, Mevhide Demir, Hasan Yayla, Ayşe Şeyma Pepe, Chahinez Maria Türker, Fidan Leyla Kuşaslan, Hasibe Kılıç, Sena Karaçor, Nebahat Son ve Elif Sultan Dalgıç’ın eserleri yer aldı.
Hattat Deniz Çimen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Sonsuz Akıştan İzler” sergisinin sıradan bir hat sergisi olmadığını belirterek, “Özellikle gelenekli sanatlarımızın bakış açısını değiştirmek adına farklı kompozisyonlar, farklı değerlendirmeler ve farklı materyaller ile günümüz bakış açısıyla yoğrulmuş bir sergi oldu.” dedi.
Çimen ayrıca, eserlerde çağdaş bir yaklaşım sergilemeyi amaçladıklarını belirterek, “Eserlerimizin ana karakter felsefesi, çerçevenin dışarısına çıkabilmek ve geleneksel sanatlarımızı ‘contemporary’ düzeyine yükseltebilmek amacını taşımaktadır.” şeklinde konuştu.
Sergide 60 eser beğeniye sunuldu.
Sanatçı Nebahat Son ise 2016’da Deniz Çimen’in hüsnühat kursuna başladığını ve bu yıl icazet belgesini aldığını belirterek, sergide 2 eserinin yer aldığını söyledi.
Son, eserleri hakkında detay vererek, “Eserimden birisi ‘Göz Aynası’, burada ‘ayn’ kelimesine ithafen bir göz formu oluşturdum. Bu formun göz bebeği kısmına, ‘göz nurumuz’ olarak nitelendirdiğimiz Peygamber Efendimizin ‘Muhammed’ lafzını kufi olarak yerleştirdim. İkinci eserimde ise Maide suresinin 119. ayetini yuvarlak, klasik istif olarak oluşturdum.” dedi.
Son ayrıca, sergide toplam 60 eserin yer aldığını ve sergiye Gürkan Pehlivan’ın öncülük ettiğini belirterek, “Eserlerimiz, gelenekten ilham alarak geleceğe yönelen eserlerden oluşmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Gürkan Pehlivan ise hat sanatının önemine vurgu yaparak, “Sanat, tarih boyunca medeniyetlerin aynası olmuştur. İslam medeniyetinin zarafetini ve derinliğini, kelimeler ve yazı üzerinden ifade eden hüsnühat sanatı, ‘cismani aletlerle meydana getirilen ruhani bir hendese’ olarak tarif edilmiştir.” şeklinde değerlendirmede bulundu.
Küratör Reyhan Çelik ise, sergiyle ilgili olarak sanatçıların farklı disiplinlerden aldıkları eğitimlerin eserlere zenginlik kattığını vurgulayarak, “Sergide yer alan eserler, evrendeki sonsuz akışı ve varlığın özünü hatırlatmayı amaçlıyor. Ayrıca eserler, geleneksel hat sanatını çağdaş sanatla buluşturarak yeni bakış açıları sunmayı hedefliyor.” dedi.
